Reflü ve diş sıkma arasındaki ilişki üzerine bazı çalışmalar, reflüsü olan bireylerde diş sıkmanın daha sık görüldüğünü belirtmektedir. Reflü durumunda, mide asidi yemek borusuna zarar verebilir. Bu durumu nötralize etmek için, bazik yapıdaki tükürüğün yutma refleksiyle aşağı doğru hareket ettiği görülür. Yutma refleksi, çene kaslarının kasılmasına yol açar. Bu bir hipotez olarak değerlendirilir. Ancak, reflünün temel sebeplerinden biri stresle birlikte mide asidinin artmasıdır. Özetle, diş sıkma genellikle derin uyku sürecini etkileyerek tam anlamıyla rahatlayamama durumunu yansıtır gibi görünüyor. Bu durumun en büyük nedeni ise genellikle stresli ve endişeli zamanlarımızdır.
REM uykusunda kaslarımız hareketsizdir, fakat non-REM uykusunda bazı hafif hareketler olabilir. Uykuda, çene kaslarımız da diğer kaslar gibi gevşer. Çene kasları uyku sırasında kasılmazlar, ancak stresle uykunun derin kısmının azalmasıyla ritmik kasılma-gevşeme hareketleri meydana gelebilir. Bu durum çene kaslarında ve diğer kaslarda kasılmaya neden olabilir. Ayrıca, diş sıkma sorunu olanlarda huzursuz bacak sendromu gibi istemsiz bacak hareketleri görülebilir.
Stres, sempatik sinir sistemini aktive eder, savaş veya kaç tepkisiyle kasları sıkıştırır. Normalde uykuda, parasempatik sinir sistemine geçeriz ve kaslarımız gevşer. Ancak, diş sıkmanın zorlanma hissi, parasempatik aktiviteye geçişte sorun olduğunu gösterir. Diş sıkma sorunu olanlarda, gece boyunca sempatik sinir sistemi aktivitesi artar. Bu kişilerde, kalp atış hızı normalden daha yüksek olabilir, solunum derinliği azalabilir ve nabız artabilir. Bu durum, gündüz stresli olduğumuzda yaşadığımız tepkilerin gece boyunca hafifletilmiş bir versiyonudur. Bu gerginlik, sadece diş sıkma değil, diğer kaslarda da kasılmaya neden olabilir, bu da sırt ağrısı, bacak ağrısı ve kramp gibi sorunlara yol açabilir. Esas sorun, yeterince parasempatik gevşeme yaşayamamaktır.
Örneğin, SSRI tipi antidepresan ilaçların uzun süreli kullanımı, diş sıkma eğilimini artırabilir. Bu, serotonin seviyesindeki artışın dolaylı olarak dopamin etkisini azaltmasıyla ilişkilendirilir. Dopamin azalması da diş sıkmayı tetikleyebilir. Ancak yapılan çalışmalar, uzun süre yüksek dozda dopamin arttırıcı ilaçlar kullanılması durumunda, dopaminin aşırı artışının da diş sıkma riskini artırabileceğini gösterir. Huzursuz bacak sendromunun tedavisinde de dopamin öncülleri kullanılır.
Ancak cep telefonunun yaydığı ışık uyku hormonunuzu azaltabilir. Bu da uykunun derinliğini etkileyebilir. Bilindiği gibi, diş sıkma genellikle uykunun hafif evrelerinde daha fazla görülür. Eğer sık sık diş sıkıyorsak, bu genellikle uzun süre hafif uyku evrelerinde kaldığımızı gösterir.
Cep telefonuna bakmak ayrıca gereksiz uyarılmalara sebep olabilir. Bu haber, olaylar veya mesajlarla uyarılmamıza neden olabilir. Bunlar uykudaki gevşemeyi engelleyebilir.